Gezmek; yeni yerler görmek,bağlılık hissi taşımadan
yaşamak… Yürümek, dünyayı adımlayarak.Ama yavaşça,sindirerek,her bir adımı
hissederek… Otobüslerin renkli camlarından, karanlık güneş gözlükleri ardından
değil.Bir kaç parça eşya,belki bir fotoğraf ve birde kendi yüreğinle.Hepsini
doldurup bir küçük çantaya.Ve en son dünyalara sığmayan yüreğini koyarak o küçük çantaya…
Yürümek;her geçtğin ,gördüğün yerlerde;yeni tabelalarda şehirler ve mesafeler değiştikçe bir sıkıntını unutup yeni bir umut kıvılcımıyla yanmış bir mum bırakarak geride…
Sadece kendinle bir yolculuk bu; birde yanına hep seninle olup yanında
kalamayan,o küçücük yüreğinde aslında kocaman seninle büyüyen bir “sevda” ile
yürümek…
Her adımın değdikçe toprağa, her yüreğin attıkça o saf sevdayla ve bir bir
uzaklaşırken bu sıkıştırılmış, önceden biçimlendirilmiş “Şehr-i Hüzün”
gömleğini yırta yırta çıkarırken özgürlüğün nefesini hisset damarlarında.Öyle
ansızın birden , tüm yaşanmışlıkları,anıları ,belki sadece bazılarını
alıp, geride bırakarak yalnız kendinle ve yüreğindeki sevginle her
adımı tüm hücrelerinde hissederek,yaşam sevinci yiyip özgürlük içerek
devam ettiğin bir yolculuk olacak bu….
Bir yakınım (bana hayatı öğreten kişi) “yola giderken; azığını evden,
arkadaşını köyden, abdestini çeşmeden alacaksın” demişti bir keresinde.Öyle
temiz çıkılmış bir yolculuk; tüm beden arınmış, yalnız ruhla,yanında; yüreğinde
varlığını hissedip konuşamadığın duyabildiğin bir sevdayla…
Öyle ansızın, olur olmaz bir zamanda hem kendini keşfederek hem tüm
sisteme isyan bayrağını çekerek, bütün bağımlılıklarımızı terk ederek
“sevdamız”la bir yola çıkmak…Gezmek; yavaşça,hissederek….Geride bir şehir,bir
İstanbul, bir düzen bırakarak.Yalnız kendinle gezmek,zaman zaman gördüğün
şeylere gülüp geçerek, geçmezse gülerek.
Benim herşeyim babamdır ya, işte;”bana bir masal anlat baba;içinde tüm
sevdiklerim olsun.Sadece sevgi üzerine kurulmuş,içinde hiç bir artniyet
barındırmayan bir dünya, bir İstanbul olsun.Bana bir masal anlat baba;içinde
mutlu bir yaşam ve gezmek olsun.Elimden tut, sakın bırakma kendi yolumda
yürürken.Benim gönlüme koyduğum sevdam olsun ellerin…”Böyle bir yolculuğa
çıkıyorum işte şimdi seninle de. Yol boyu yanımdan ayrılmayacaksın.İçini bin
bir türlü hikayelerle dolduracağım senin.Kimi zaman köşe başındaki bir adamın
peşinden eski devirleri ve o bitmeyen aşkları anlatacağım, kimi zamansa ne yöne
gideceğini bilemeyen bir genç kızı…Öyle içten öyle sıcak hikayeler paylaşacağım
ki seninle.Yol devam edecek,yollar uzayacak… Ve ben , sende kaybolacağım…
https://www.youtube.com/watch?v=SBKphjWmTck
https://www.youtube.com/watch?v=SBKphjWmTck
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder