7 Temmuz 2013 Pazar

"Ne Okuyorum?"dan Ruhi Mücerret



Murat Menteş’in merakla beklenen yeni romanı “Ruhi Mücerret”i  okuyangillerdenim. Sizi uyarıyorum; bu romanı toplum içinde okumayın! Aksi takdirde tam 100 yaşındaki “antikahraman kahramanın” maceralarına yüksek sesle güldüğünüz için deli muamelesi görebilirsiniz...
Dublörün Dilemması ve Korkma Ben Varımın yazarı Murat Menteşten doludizgin bir roman daha!
Murat Menteş ismini biz kitap severler Korkma Ben Varım, Dublörün Dilemması ve Garanti Karantina gibi kitaplardan tanıyorlar. Sıradışı kitaplar dendiğinde ilk akla gelen isimlerden biri olan yazar kendi tarzında yeni bir kitap olan Ruhi Mücerret ile yine okurlarının karşısına çıkıyor.
April yayınevi imzası ile sunulan kitabın ilk olarak kapağı dikkatinizi çekiyor. Rekli ve merak uyandıran kitap kapağına kapılıp kitabı almanız bir oluyor.
Dahası sonra kitabın arka kapağı sizi etkiliyor. Bilmediğiniz isimlerin acayip maceraları varmış hissi uyandıran kapak sizi daha da meraklandırıyor ve okumaya koyuluyorsunuz.
Kitabın içi ise mükemmel sözler saklıyor. Okudukça açılıyor, açıldıkça ben bu cümleyi not edeyim twitter ya da facebook’ta paylaşırım diyorsunuz. Öyle bir kitap işte varın gerisini siz düşünün...
Kitap raflarında değişik kapağını gördüğümde ilgimi çekti Ruhi Mücerret.

Hepimizin evinin konuğu olmuş; siyah beyaz televizyonun karlı ekranı vardı kapakta. Kapağı hareket ettirdikçe önce Orhan Baba'nın görüntüsü, sonra da Amerikan filmlerinden bir sahne beliriyordu ekranda.
Almalıydım bu kitabı. Çok şey vardı kitabın anlatacağı.
Beklentilerim 70'li yıllarla ilgili bir kitap olmasıydı.
İtiraf etmeliyim Ruhi Mücerret beklentilerimin çok üzerine çıkan bir roman oldu. Murat Menteş'i zaten severim; daha da çok sevdim.
Son dönemde yaşadığım olumsuzlukların üzerine çok iyi geldi bu kitap. Keyifle okudum.
Kitaptan sevdiğim cümlelerden :
" Geçmişte yaşanan her şey kısa sürmüş demektir ."
" Uzadıkça kısalan şey nedir? Ölümdür. "
" Merhamet, cömertlik, muhabbet, çalışkanlık, tevazu, sadakat ve cesaret. Bunlaın hepsi karşılıksızdır. İnsanı mebbet tesellisizliğe mahkum eder. Zehirler. Ve tabii ki öldürür.”
" Dünyayı değiştirme kapasitesine sahip kişiler, genellikle hayatta kalma konusunda beceriksizdirler".
" Hayat, satrancın aksine, şah mattan sonra da devam eder."
Romanın kurgusunu, konusunu hiç anlatmıyorum. Ruhi Mücerret, anlatılacak değil; okunacak bir kitap çünkü.
Roman karakterleri içinde en çok 100 yaşındaki İstiklal Gazisi Ruhi Mücerret'i sevdim ben. Murat Menteş okurları bu kitabı kaçırmasınlar derim. Henüz yazarı tanımayanlar için Ruhi Mücerret şahane bir başlangıç olabilir.
Gelelim arka kapaktan kesitlere;
Sıkı tutunun!
İstiklal Harbinin son gazisi, 100 yaşındaki millî kahraman RUHİ MÜCERRET; bir dünya starına nasıl dönüşüyor?
Zaten ecelin menzilindeyken, esrarengiz psikopat MASUM CİCİyi haklayabilecek mi?
Mabet filozofu AVNİ VAVdan daha neler öğrenecek?
NAZLI HİLALe, 70 yaş farka rağmen nasıl açılacak?
Ve son nefesinde kelime-i şahadet getirebilecek mi?
Bir gözü mavi, diğeri kahverengi avare CİVAN KAZANOVA; elden düşme ruhunu, şeytana neden satıyor?
Depremde yitirdiği SERPİL SİLAHLIPERİyi unutmayıp da ne yapacak?
Marifetli afet FUJER FUJİden kaçarken neye yakalanacak?
Kan kanseri yeğeni OZANı hangi parayla tedavi ettirecek?
Alınyazısındaki boşlukları neyle dolduracak?
İntiharın eşiğinde tetikte beklerken, kimvurduya mı gidecek?
Ziyadesiyle kahkaha ve bir nebze gözyaşı içeren bu serüvende
trenler gemilere çarpıyor.
İstiklal Savaşı, 85 yıl sonra devam ediyor.
Şakaklar matkapla deliniyor.
Uçaklar düşüyor.
Kaybedenler şampiyon oluyor.
Ölüler diriliyor.
Serseri kurşunlar uçuşuyor.
Ve reklamlar, müşterileri ele geçiriyor!

"100 yaşından küçükseniz, bu romanı mutlaka okuyun!"

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder